okuma Okunma [4496]

AİLEDE CEMAAT HUZURU

AİLEDE CEMAAT  HUZURU

Kendileri ile huzur bulasınız diye sizin için sizin türünüzden eşler yaratması ve aranızda bir sevgi ve merhamet var etmesi de O’nun (varlığının ve kudretinin) delillerindendir. Şüphesiz bunda düşünen bir toplum için elbette ibretler vardır. (Rum 21 ve meali)
Aziz kardeşlerim: Cemaatlerin sevabını hemen, hemen aklımız yetti yeteli duyarız ve dinleriz Hocalarımız, hacılarımız sofi kardeşlerimiz, cami cemaati kardeşlerimiz hepimiz ağzımız dolusu naklederiz.

Cemaatle kılınan namazın, cemaatsiz kılınan namazdan yirmi yedi derece daha fazla sevabı var. ‘’ deriz, deriz.....   

Ama cemaatin cemaatleşmenin gayesi nedir? Kimler cemaat olabilirler? Cemaatle namaz kılmak insana neden yirmi yedi kat daha fazla sevap kazandırır? Hiç ama hiç düşünmeyiz bunları, düşünenlerimize selam olsun.

Öyle ise kardeşlerim gelin bu konuya biraz eğilelim;

Cemaatlerde kat, kat sevap olduğunu söylemek yetmez. Gelin bilinçli bir cemaat olalım. Öyle ki o yirmi yedi kat sevabı yakalayalım.

Evet aziz kardeşlerim;

Ben yirmi yedisini bulamadım ama galiba yirmi yediden birisini buldum.

Evet, evet sadece bir derecesi olan o güzel bahçeyi yani güzel ameli buldum. Onu sizlere de aktararak sizlerinde o güzel ameli bulmanıza yardımcı olma niyeti ile sizlerle paylaşıyorum.

Umarım ki size yardımcı olurda yuvanız huzura kavuşur. Her halde onun ne olduğunu merak ediyorsunuzdur. Öyle ise hemen arz edelim.

Evet; o yirmi yedi kat sevaptan bir tanesi bir aile fertlerinin aile reisi imam olarak hanımı ve çocukları da cemaat olabiliyorsa inanın ki o aile birbirine karşı sevgiyi saygıyı en kısa zamanda yakalar ve ailede sevgi bağı olarak inatçılığın ve öfkenin kırılıp nefsin duvarları yıkılmış olur.

 Ben bunu kendi nefsimde yaşadım, sizde deneyin asla pişman olmazsınız.

Çünkü, camiye gidip cemaat olmak insana pek kolay gelir ama bir ailenin diğer bir ferdine cemaat olabilmesi için o ailede sevgiye ihtiyaç vardır.

Ayrıca bir aile efradı kendi ailesinden birisini imamlığa yani önderliğe kabul etmiş olur ki buda müminin, mümine olan hüsnü zannıdır.

Müminin mümine hüsnü zannı ise Allah ve resulünün en çok hoşuna gittiği (sevdiği) ibadetlerden biridir.

Aynı zamanda birbirlerini imam kabul edip cemaat olan kardeşlerimizin arasına Yüce Rabbimiz öyle bir sevgi koyar ki tıpkı Sahabe-i Güzin efendilerimiz gibi;   birbirlerinin ayıp ve kusurlarını örterler.

Bir birinin ayıp ve kusurlarını örten insanları da Yüce Mevla’mız çok sever. Allah bir kulunu severse sevdiği kullarını birbirine sevdirir.

Evet cemaat olmaya aile içinde devam edebilirse bir aile fertleri veya sadece karı koca beraber cemaat olup namaz kılarsa o karı koca bir birlerini sevmeseler dahi Yüce Allah o cemaatin hürmetine onları birbirine sevdirir ve yuvalarında huzur ve saadeti buldurur.

Bir birini seven karı koca da evinde yuvasında maddi ve manevi olarak zenginliğe kavuşur.

Bir ailede karı kocanın huzura kavuşması ve huzurlu olması tüm aile bireylerinin ayrı, ayrı huzura kavuşması demektir.

Huzurlu olan aile bireylerinin maddi işleri de düzgün olur. Onlar dünya için üzüntü çekmezler.

Ayrıca huzurlu ailede yetişen çocukların zekâları da diğerlerine göre daha açık olur, strest ve bunalımdan uzak olarak kafalarını boş işlere meşgul etmezler, daima gelecek için hazırlıkta bulunurlar; böylece hem topluma faydalı hem de aileye faydalı saygın kişi olarak yetişirler.

Ayrıca bu gibi yukarıda anlatılan şahıslar hem sevabı yakalamış olurlar hem toplumu kazanmış hem aileyi hem huzuru kazanmış olurlar.

Bunun aksine bütün bu nimetlerden yoksul olarak yabancılarla, bir araya gelince cemaat olup sevap alma yarışında olan kendi ailesinde de aynı gayreti göstermez ise işte o zaman hem sevabı kaybetmiş olur, hem toplumu kaybetmiş olur; ama bunun hiçte farkında olamaz.

Bir insan eğer sevap kazanıyorsa sevap kazanmanın alameti, sevap insanı merhametli kılar. Sevabı kazanmış yani sevabı kabul olmuş olan bir insan daima şuurlu olur.

Devamlı olarak güzel ahlak ve güzel huylar onlarda devam eder. Ama insan hem cemaat hem de camide cemaat oluyorsa buda aliyyül ala (güzelden daha güzel ) olur.

Gönlünüz birbirinize sevgiyle dolu olsun, yuvanızda huzur muhabbet güzellik bulunsun.